HOŞ GELDİNİZ (Sitede görünen reklamların sitemizle bir ilgisi yoktur)
   
  TARİHÇİ48
  KIRK PINAR GÜREŞLERİ
 


OLİMPİYATLAR MI
KIRKPINAR GÜREŞLERİ Mİ?

OLİMPİYATLARIN TARİHÇESİ**
1892'de Paris Sorbonne Üniversitesi'ndeki bir konuşması sırasında Fransız Baron Pierre de Coubertin uluslararası spor organizasyonu fikrini öne sürdü. Coubertin, 1870-71 yıllarındaki Fransa-Almanya savaşında Fransa'nın yenilgi nedenini ülkede fiziksel eğitimin verilememesi olarak görüyordu. Spor eğitimini ve spor kurumlarını güçlendirerek ülkede sporu yaygınlaştırmak ve spordaki rekabetin gerçek savaşları önleyebileceğini savunuyordu. 23 Haziran 1894'te Coubertin önderliğinde Uluslararası Olimpiyat Komitesi 13 ülke ve 79 temsilci ile ilk kez toplandı ve  Olimpiyat Oyunlarının yeniden düzenlenmesine ve ilk olimpiyatların 1896'da Atina'da düzenlenmesine karar verdi.
İlk modern olimpiyatların Panathinaiko Stadyumu'ndaki açılış töreni


İlk modern olimpiyatlar Uluslararası Olimpiyat Komitesi himayesinde Atina'da 1896'da gerçekleştirildi. Bu olimpiyatlara 14 ülkeden 241 sporcu katıldı ve 43 yarışta mücadele ettiler.
Yunan hükümeti oyunların gerçekleşebilmesi için Zappas ve kuzeni Konstantinos Zappas'a güveniyordu ve bu güveni olimpiyat oyunlarını finanse ederek kullandılar. İş adamı George Averoff da Panathinaiko Stadyumu restorasyonu masraflarını üstlendi. Yunan hükümeti ise biletler ve hatıra pulları satışından gelir elde etmiştir.
Yunan halkı ve hükümeti olimpiyatların gerçekleşmesinden memnundular ve Olimpiyat oyunlarının kalıcı olarak Atina'da gerçekleşmesi görüşü birçok sporcu tarafından paylaşıldı. Uluslararası Olimpiyat Komitesi ise bu isteği kabul etmedi ve organizasyonun uluslararası bir bir kimlik kazanması amacıyla ikinci olimpiyatların Paris'te düzenlenmesine karar verdi.

KIRKPINAR GÜREŞLERİNİN TARİHÇESİ**

Efsaneye göre 1346 yılında Orhan Gazi'nin Rumeli'yi ele geçirmek için düzenlediği seferler sırasında, büyük oğlu Süleyman Paşa 40 askerle Bizanslılar'a ait Domuzhisar'ın üzerine yürür. Baskınla burasını ele geçirirler. Öteki hisarların da ele geçirilmesinden sonra, 40 kişilik öncü birlik geri dönerler ve şimdi Yunanistan'ın topraklarında kalan Samona'da mola verirler. 40 cengaver burada güreşe tutuşurlar. Saatlerce süren üreşlerde, adlarının Ali ile Selim olduğu rivayet edilen iki kardeşin bir türlü yenişemedikleri görülür.

Daha sonra bir
Hıdrellez gününde, Edirne yakınlarındaki Ahıköy çayırında aynı çift yeniden güreşe tutuşurlar. Bütün bir gün güreşmelerine rağmen yine yenişemeyen kardeş pehlivanlar, gece boyunca da mum ve fener ışığında mücadelelerini sürdürmeye devam ederler. Ancak solukları kesilerek oldukları yerde can verirler.

Arkadaşları onları aynı yerdeki bir incir ağacının altına gömerek oradan ayrılırlar. Yıllar sonra ise aynı yere gittiklerinde iki pehlivanın mezarlarının bulunduğu yerde gür bir pınar görürler. Bundan sonra halk orada yatanların anısına o yöreye, “Kırkpınar” adını verirler.

I. Murat, Edirne’nin alınmasından sonra Edirne’de güreşçiler tekkesi kurmuş ve bundan böyle de her sene güreş yapılması bir gelenek haline gelmiştir.

Bir başka iddiaya göre ise Kırpınar Güreşleri'nin tarihçesi çok daha öncesine dayanır. M. Atıf Kahraman'ın aktardığına göre Sarı Saltuk Bizans'ın ve Bulgarların içinde bulunduğu karmaşadan yararlanarak 1261'de Edirne'yi Bulgarlardan aldı. Sarı Saltuk 40 yıl Edirne’de kaldıktan sonra Dobruca’ya gitmek zorunda kaldı ve burada vefat etti. Bunun üzerine Bizans hükümdarı Andronikos, oğlunu Edirne’ye vali yaptı. Bu iddiaya göre kendisi de bir pehlivan olan Sarı Saltuk Osmanlılardan önce Kırkpınar Güreşleri'ni ilk düzenleyen kişidir.
Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı sonunda Kırkpınar Güreşleri, Edirne ile Mustafapaşa yolu arasındaki "Virantekke" denilen yerde düzenlenmiştir. Cumhuriyetten sonra 1924 yılında ise güreşler, Edirnenin Sarayiçi Mevkii'nde yapılmaya başlanmıştır.

Kırkpınar Güreşleri, 1928 yılına kadar ağaları tarafından düzenlenmiştir. Güreşlerdeki ödülleri ve misafirlerin ağırlanmasını hep ağalar karşılamıştır. Ancak 1928 yılında ülkede meydana gelen ekonomik sıkıntılar nedeniyle ağalığa talip çıkmayınca, güreşlerin organize ve gelenleri ağırlama işi Kızılay ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından üstlenilmiştir. 1946 yılında ise Tarihi Kırkpınar Güreşleri, Edirne Belediyesince düzenlenmeye başlanmıştır.

Türk Milleti erkeği,kadın ve çocuğuyla güreş sever güreşçiye saygı duyar ve Pehlivanlara ayrıcalık tanır şüphesiz ki bu sevgi ve saygı,Türkün ruhundaki savaşçılık kahramanlık duygulardan ve sporu bu yönüyle sürmesinden kaynaklanmaktadır.
Güreşçiye karşı duyduğu sevgi ve saygı da pehlivanların herkesten daha güçlü kuvvetli,vücut yapısının,adalelerinin daha gelişmiş,görünüşünün daha sağlıklı görünmesinden,davranışının yiğitçe,karakterinin doğru ve mertçe oluşu,diline eline ve beline güvenilir olmasından ileri gelmektedir.
Osmanlılar zamanında saray dışında yapılan güreş yarışmaları panayırlarda, düğünlerde kulüplerde bir hayır kurumu yararına veya meslek edinmiş organizatörlerin özel yer ve salonlarında yapılırdı ayrıca Düğün Güreşleri,Ramazan Güreşleri,Hayır Kurumlarına yapılan Güreşler vardı.

Kaynak * olimyiyatlar  (vikipedi)    **Kırkpınar güreşleri (vikipedi)
 KIRKPINAR GÜREŞLERİNE HAK ETTİĞİ DEĞERİN VERİLME VAKTİ GELMEDİ Mİ?


 
  Güner Güner ©Kasım 2012

 
 
*** BU GÜNÜN OLAYLARININ ARKA PLANINDA TARİH VARDIR *** Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol